27. hafta
Zorlu parkura
geldik. Aslında bu sefer çok daha erken girdim zorlu kısma. Doktorun bebek
aşağıda demesiyle birlikte günlük rutinim tamamen değişti. 27.hafta yılbaşı
tatiline denk geldi, 2 gün de rapor aldım dinlenmek umuduyla. Ancak Eda da
hastalanınca dinlenmek bir hayal oldu. Bu riskli durum beni psikolojik olarak
da etkiledi. Örneğin mutfakta yemek yaparken bile kendimi suçlu hissediyorum.
Hep dinlenmeliymişim, dikkat etmeliymişim gibi geliyor. Nitekim öyle de olmalı
aslında. Çünkü zaman zaman kasılmalar hissediyorum. Başı aşağıda olduğu için
baskı da çok fazla. Azıcık yürüsem yoruluyorum. Günlük 4000 adımlardan 200
adımlara indim. Daha yasal doğum iznimin başlamasına 5 hafta var. Uzun bir
süre. İnşallah hayırlısıyla atlatırım.
*Fotoğraftaki
boyunluk ve bere Minecimin tatlı annesi tarafından benim için örülmüş.
Bayıldım! Çoraplar Ayça ve Koray’dan Aden’e hediye, yani minik kızım için gelen
ilk hediyeler.
28. hafta
Kar yağışı,
soğuklar, kat kat giyinmekten robotlaşan halim bu haftanın özeti. Artık bu
konuda daha netim. Kış hamileliği bence daha zor. Çizmeyi bırakın bot
giymek bile zor. O fermuarı çekene kadar ne şekillere giriyorum ben. Sonra kötü
hava koşullarında dışarıda olma sorunu var. Mesela kar yağınca servis durağına
yürüyemeyeceğim için arabayla gelmek zorunda kaldık ki ne kadar tehlikeli.
Kamuda çalışan hamilelere tatil ilan edildi. Bizim ne günahımız var!
Bu hafta
sonunda doktora gittim. Kızımın kilosu, boyu normal çok şükür. Baş yine aşağıda
ama onun artık değişme ihtimali yokmuş. Bol bol yatak tembihlendi yine o
nedenle. İdrar tahlilim normal çıktı, taşı düşürdüğüm için rahatladım. Ancak
kanda lökosit oranı yüksek çıktı. Onun da sebebi boğaz enfeksiyonu. Ne yazık ki
antibiyotik kullanmaya başladım.
29. hafta
İkinci
hamilelik ilki gibi değilmiş. Başlarda her şey çok kolaydı, hamile olduğumu
bile unutuyordum. Ama sonraları ağırlık arttıkça, dinlenme ihtiyacı büyüdükçe
zorlaşmaya başladı. Öyle ayaklarımı uzatayım tüm gün yatayım şansın hiç
olmuyor. Normal bir gebelikte gerek de yok buna ama benim doktorumun tam olarak
istediği bu. Hamilelik ne kadar da sıkıntılı olsa çok güzel. İçerdeki minik
tekmeleriyle ben burdayım dedikçe mutlu hissediyorsun. Her doktora gidişte onu
göreceğin için heyecan duyuyorsun. Aşk hamilelikte başlıyor daha.
3 hafta sonra
doğum iznine ayrılıyorum. Bu ara işlerimi devretmeye çalışıyorum. Eda’nın da
okuldaki ilk dönemi bitti sayılır. Cumartesi günü okulda sunumları vardı. Çok
ama çok gurur duyuyor insan. Okul hayatı hep böyle mutlu, başarılı geçer
umarım. 2 haftalık tatiline az kaldı. Tam onunki bitecek benim iznim başlayacak
ve ben ilk günler işe gelmediğimi söylemesem sanırım daha iyi olacak.
HB
0 yorum:
Yorum Gönder