Fotoğrafta
gördüğünüz bizim akşam yemeği soframız (çatal bıçak gibi şeyler de oluyor normalde tabi). İlave olarak çorba var sadece. Kızımı
da kendim gibi mezeci yaptığım için bu sofraya itiraz eden olmuyor. Gerçekten,
her gün mezeyle hayatımı devam ettirebilirim. Zaten son 1 ayımıza baktığımda
her haftasonu illa ki bir yerlere gitmişiz hususi meze yemek için. Mudanya’da
Fuzuli, Saki Restoran, Assos ve Cunda. Ve bu kadar meze yiye yiye bir şeyler
öğrenmiş olmalıyım artık düşüncesiyle en son Bilen Restoran.
Aslında bu
konuda yeni sayılmam. Mesela deniz börülcesinde epeyce uzmanlaştım. Bahadır’a
göre aşmışım kendimi. Bir de Bahadır diyor ki kadınlar sevdiği yemeği hem güzel
hem çok yaparmış. Ve bu mantıkla keşke ıspanağı ve kuzu etini sevseymişim.
Neyse, bu hafta menüye birkaç yeni meze ekledim. Bir tanesi bayılarak yediğim
ama hiç denemediğim kabak çiçeği dolması. Diğeri de Cunda’da tanıştığım brokoli
salatası (Fotoğraftaki yelpaza tabağının içinde duran arkadaş). Adı tam böyle olmasa gerek ama ne diyim ki
ben şimdi. Tarifini yazayım, ismine siz karar verin.
Malzemeler:
Ölçüsüz olarak brokoli, sarımsak, limon, yoğurt, ceviz.
Hazırlanışı:
Brokolileri yarım saat kadar haşlayıp sonrasında bıçakla minik minik
doğruyoruz. Birkaç damla limon sıkıp yoğurt, sarımsak ve çekilmiş ceviz
karışımına ekleyip karıştırıyoruz. Çok az da tuz ekleyince afiyetle
yiyebiliriz. Hem sağlıklı hem çooook nefis.
Aslında her
sebzenin yoğurt, sarımsak ve zeytinyağı ile böyle güzel bir mezeye dönüşmesi
mümkün.
Kabak çiçeği
resimde yok, çünkü fotoğraflanamadan yendi. Aslında bir sebebi de çok az
yapabilmiş olmam. Pazara gittiğimde (saat 11 civarı) çiçekler çoktan kapanmıştı
bile. Pazarcı kapalıyken yapılamayacağı daha doğrusu içini doldurmaya
çalışırken yırtılacakları için deneme amaçlı sadece 3 çiçek attı torbaya. Evet
biraz yırtıldılar ama tatları bu durumdan hiç etkilenmedi. Kabak çiçeği
alınacaksa pazara 8-9 gibi gidilmeli öğrenmiş oldum.
Kabak
çiçeklerinin karın doyurmayacağı anlaşılınca çareyi kuru dolmada aradım. Onları
da Antakya’dan sipariş etmiştim, bütün kış o kadar çok pişirdim ki. Biberi
biraz acı olsa da bayılarak yedik. Acısını anlatmak için şöyle bir tasvir
yapayım. Biberleri balkondan mutfağa aldığım an boğazım yanmaya başlıyor ve
uzunca bir süre boğazımda gıcık öksürüyorum. Patlıcanları ayrı pişiriyorum ki
acıları geçmesin ve Eda rahat yiyebilsin.
Not: Fotoğraf
cep telefonuyla çekildiği için kalitesiz ne yazık ki.
5 yorum:
Lezzetli olmalılar :)))
Banada beklerim www.kiriksemsiye.blogspot.com
Sevgiler
Mezeler çok lezzetli görülüyor :)
Ellerinize sağlık.
Sizi takibe aldım, bende bloguma beklerim ..
http://yagmur-serhats.blogspot.com.tr/
Çok teşekkür ederim. Bloguma hoşgeldiniz.
Sevgiler.
Kuzu etini bende sevmem yemem ama coook guzel yaaparim sevdigimiz yemek degilde sevdigimiz adam begensin diye daha da severek yapiyoruz bence enfes gorunuyor ellerine saglik
Evet aynen öyle. Çok teşekkür ediyorum ;)
Yorum Gönder